Sitemizde, siz misafirlerimize daha iyi bir web sitesi deneyimi sunabilmek için çerez kullanılmaktadır.
Ziyaretinize varsayılan ayarlar ile devam ederek çerez politikamız doğrultusunda çerez kullanımına izin vermiş oluyorsunuz.
X

Madde 89

B. İfa yeri

B.  İfa yeri

Madde 89 - Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır;

1. Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde,

2. Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde,

3. Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, ifa edilir.

Alacaklının yerleşim yerinde ifası gereken bir borcun doğumundan sonra alacaklının yerleşim yerini değiştirmesi sebebiyle ifa önemli ölçüde güçleşmişse borç, alacaklının önceki yerleşim yerinde ifa edilebilir.

I-) 818 Sayılı Borçlar Kanunu:

(B) Borcun İfa Edileceği Mahal

Madde 73 - Borcun ifa edilmesi lâzım gelen yer, iki tarafın sarih veya zımnî arzusuna göre tâyin edilir. Hilâfına bir şart mevcut olmadığı surette aşağıdaki hükümler tatbik olunur:

1 -        Borç bir miktar paradan ibaret ise tediye alacaklının verme zamanında mukim bulunduğu yerde vukubulur.

2 -        Borç muayyen bir şeye taallûk ediyorsa bu şey akdin inikadı zamanında bulunduğu yerde teslim olunur.

3 -        Bunlardan başka her borç doğumu zamanında borçlunun mukim bulunduğu yerde ifa edilir. Alacaklının ikametgâhında tediye edilmesi lâzım gelen bir borcun ifası borcun doğumundan sonra alacaklının ikametgâhını değiştirmesi sebebiyle ehemmiyetli bir surette güçleşmiş ise borç alacaklının evvelki ikametgâhında ifa olunabilir.

II-) Madde Gerekçesi:

Madde 88 - 818 sayılı Borçlar Kanununun 73 üncü maddesini karşılamaktadır.

Tasarının iki fıkradan oluşan 88 inci maddesinde, borcun ifa yeri düzenlenmektedir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 73 üncü maddesinin kenar başlığında kullanılan “B. Borcun İfa Edileceği Mahal” şeklindeki ibare, Tasarıda “B. İfa yeri” şeklinde değiştirilmiştir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 73 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde kullanılan “alacaklının verme zamanında mukim bulunduğu yerde” şeklindeki ibare, Tasarıda “alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde” şeklinde; 818 sayılı Borçlar Kanununun aynı maddesinin (2) numaralı bendinde kullanılan “Borç muayyen bir şeye taallûk ediyorsa” şeklindeki ibare, Tasarıda “Parça borçları” şeklinde; nihayet 818 sayılı Borçlar Kanununun yine aynı maddesinin (3) numaralı bendinde kullanılan “borçlunun mukim bulunduğu yerde” şeklindeki ibare de, Tasarıda “borçlunun yerleşim yerinde” şeklinde değiştirilmiştir.

Metninde yapılan düzeltme ve arılaştırma dışında, maddede 818 sayılı Borçlar Kanununa göre bir hüküm değişikliği yoktur.

III-) Kaynak İsviçre Borçlar Kanunu:

1-) OR:

B. Ort der Erfüllung

Art. 74

1 Der Ort der Erfüllung wird durch den ausdrücklichen oder aus den Umständen zu schliessenden Willen der Parteien bestimmt.

2 Wo nichts anderes bestimmt ist, gelten folgende Grundsätze:

1. Geldschulden sind an dem Orte zu zahlen, wo der Gläubiger zur Zeit der Erfüllung seinen Wohnsitz hat;

2. wird eine bestimmte Sache geschuldet, so ist diese da zu übergeben, wo sie sich zur Zeit des Vertragsabschlusses befand;

3. andere Verbindlichkeiten sind an dem Orte zu erfüllen, wo der Schuldner zur Zeit ihrer Entstehung seinen Wohnsitz hatte.

3 Wenn der Gläubiger seinen Wohnsitz, an dem er die Erfüllung fordern kann, nach der Entstehung der Schuld ändert und dem Schuldner daraus eine erhebliche Belästigung erwächst, so ist dieser berechtigt, an dem ursprünglichen Wohnsitze zu erfüllen.

2-) CO:

B. Lieu de l’exécution

Art. 74

1 Le lieu où l’obligation doit être exécutée est déterminé par la volonté expresse ou présumée des parties.

2 A défaut de stipulation contraire, les dispositions suivantes sont applicables:

1. lorsqu’il s’agit d’une somme d’argent, le paiement s’opère dans le lieu où le créancier est domicilié à l’époque du paiement;

2. lorsque l’obligation porte sur une chose déterminée, la chose est délivrée dans le lieu où elle se trouvait au temps de la conclusion du contrat;

3. toute autre obligation est exécutée dans le lieu où le débiteur était domicilié lorsqu’elle a pris naissance.

3 Si l’exécution d’une obligation qui devait être acquittée au domicile du créancier est notablement aggravée par le fait que le créancier a changé de domicile depuis que l’obligation a pris naissance, l’exécution peut avoir lieu valablement en son domicile primitif.

IV-) Yargı Kararları: 

1-) YHGK, T: 02.11.2021, E: 2017/6-980, K: 2021/1302:

“... 4. Davacı vekili … davalının kiracı olarak bulunduğu taşınmazın … müvekkili tarafından satın alındığını, davalıya … ihtarname keşide edilerek ödemekte olduğu aylık 450TL kira bedelini müvekkilinin hesabına ödenmesinin istenildiğini, davalının ihtara rağmen 2012 Kasım ayı kira bedeli olan 450TL’yi ödemediğini, … aylarına ait eksik kira bedellerinin hesaba yatırılması için .. ihtarname keşide edildiğini, kira bedellerinin eksik ödenmesi üzerine davalı aleyhine … icra takibi başlatıldığını, davalının, aylık kira bedellerini ödediğini ve borcu olmadığını beyan ederek itirazda bulunduğunu, davalının kira bedellerini tam olarak ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek itirazın kaldırılmasına ve icra takibinin kaldığı yerden devamına, akdin feshi ile davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesini istemiştir.

...

5. Davalı … kira sözleşmesi ile dava dışı …’dan aylık 450TL bedelle kiraladığını, eski ev sahibinin vekili aracılığıyla verdiği 15.10.2012 tarihli izin ile ve lüzum gereğince taşınmaza 450TL harcama yaptığını, kiracı olarak mecura yaptığı masraftan ev sahibi sorumlu olup onun izniyle yaptığı 450TL harcamanın 2012 Kasım ayı kira bedelinden mahsup edildiğini, davacının iddia ettiği eksik ödeme hususunun tamamen kendi kusuruna dayandığını, davacının bildirdiği banka hesap numarasına her ay 450TL ödediğini, banka tarafından hesap işletim ücreti olarak 31,50TL kesildiğini, söz konusu kesintiden kendisinin değil ev sahibinin sorumlu olduğunu, … belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkeme Kararı:

6. … 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile; ödenmediği iddia edilen 2012 yılının Kasım ayına ilişkin ödemenin, davacının taşınmazı satın almasından önce davalı ile kiralayan arasında demirbaş yaptırılmak sureti ile yerine getirildiği, diğer aylara ilişkin eksik ödemelerin ise elden ödenmesi kararlaştırılan aylıkların banka aracılığı ile gönderilmesi nedeni ile bankaca alınan masraflardan kaynaklandığı, dolayısı ile elden ödenmesi kararlaştırılan kira bedellerinin bankaya yatırılmasının istenmesi nedeni ile ortaya çıkan masraflara davalının katlanmak zorunda olmadığı, ortada ödenmeyen bir kira bedeli bulunmadığından temerrüt nedeni ile açılan tahliye davasında davacının haksız olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Özel Daire Bozma Kararı:

8. Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 15.01.2014 tarihli ve 2013/16900 E., 2014/268 K. sayılı kararı ile; …

2-) … kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. … Kira bedelleri götürülecek borçlardan olup, alacaklının ikametgahında eksiksiz ödenmesi gerekir. Bu nedenle banka tarafından kesilen havale giderinden kiracı sorumludur. Mahkemece, ödenmeyen ve eksik yatırılan takibe konu kira bedelleri üzerinden itirazın iptali ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken, havale giderinden kiraya veren sorumlu olacak şekilde karar verilmesi doğru değildir...” gerekçesi ile karar bozulmuştur.

Direnme Kararı:

9. … 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı kararı ile; önceki gerekçe tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.

Direnme Kararının Temyizi:

10. Direnme kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

II. UYUŞMAZLIK

11. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; itirazın iptali ve temerrüt nedeniyle tahliye istemli eldeki davada, kira bedelinin kiralayanın banka hesabına havale yoluyla ödenmesi hâlinde, havale giderinden kiracının mı yoksa kiraya verenin mi sorumlu olduğu buradan varılacak sonuca göre takip konusu eksik ödenen kira bedelleri üzerinden itirazın iptali ile kiralananın tahliyesine karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.

III. GEREKÇE

22. Borcun ifa edileceği yer TBK’nın 89. maddesinde düzenlenmiştir. …

23. Madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere “para borcu” alacaklının ifa anındaki yerleşim yerinde ödenir. Başka bir ifadeyle, para borçları alacaklıya “götürülecek borçlar” dandır.

24. Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi hükmüne göre kira bedeli para borcu olduğundan kiraya verenin ikametgâhında ödenir. Yani alacaklının ayağına götürülerek ödenecek borçlardandır. …

25. Kira bedelini ödeme borcu borçlu tarafından alacaklı kiraya verene götürülmesi gereken borçlardan olup, paranın kiraya verene ulaştırılması kiracıya ait bir külfettir. Banka hesabına havale ile yapılan kira ödemelerinde, havale ücreti kiracıya aittir ve havale ücreti kiraya verenden tahsil edilerek ödeme yapılırsa kiracı eksik ödeme yapmış olur. Gönderim tutarını oluşturan kira bedeli üzerinden mahsup yolu ile gönderim masrafının alınması hâlinde kira bedeli tutarının eksik ödenmesi gerçekleşmiş olacağından TBK’nın 315. maddesi uyarınca temerrüt ihtarı sonrasında bir ödeme söz konusu olduğunda eksik ödeme gerçekleşeceğinden temerrüt nedeniyle tahliyeye sebebiyet oluşturacaktır. … Kira bedelinin kiraya verene net ödenmesi gerekir. Eğer kira bedeli konutta ödemeli olarak PTT kanalı ile gönderilecekse net olarak gönderilmesi gerekir. Gönderilen kira bedelinden gönderme masrafı altında bir bedel kesilemez. …

26. Yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde … Davalı tarafından sunulan ödeme dekontlarından 31,50TL banka masraf kesintisi yapıldıktan sonra takip konusu ayların kira bedeli için aylık 418,50TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.

27. Takibin konusu, sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğundan ve sözleşmede aksine bir şart konulmadığından kira bedeline ilişkin para borcu alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödeneceğinden, ifa yeri de alacaklının yerleşim yeridir. Yukarıda da belirtildiği üzere TBK’nın 89. maddesi uyarınca kira parası götürülüp ödenmesi gereken borçlardan olduğundan, kiralayana götürülüp elden ödenmesi veya gideri kiracıya ait olmak koşuluyla banka hesabına yatırılması ya da konutta ödemeli olarak PTT kanalıyla gönderilmesi gerekir. Kira bedelinin kiraya verenin banka hesabına yatırılması durumunda banka tarafından kesilen havale giderinden kiracı sorumludur. Açıklanan şekilde yapılmayan ödemeler yasal ödeme olarak kabul edilemez. Bu nedenle mahkemece, takibe konu eksik ödenen kira bedelleri üzerinden itirazın iptali ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekir. …”

2-) Y. 5. HD, T: 18.09.2023, E: 2023/3982, K: 2023/7290:

“… I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A. ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Kararı

Dava konusu uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeye dayalı itirazın iptali davası olduğu, bu dava için özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiği, davalının taraflar arasında olduğu iddia edilen sözleşmeyi inkar ettiği, bu haliyle sözleşmenin varlığının da tartışmalı hale geldiği, buna göre davalı vekilinin süresi içerisinde usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunarak yerleşim yerinin .../... olmadığını ve ortak yetkili mahkeme olarak Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu beyan ettiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

B. Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Kararı

Davacı tarafın, araç satışına ilişki olarak kaparo bedeli gönderdiğini ancak satış gerçekleşmemesine rağmen davalının parayı iade etmediğini, davalı ise taraflar arasında satış sözleşmesi ilişkisi olmadığını ve davacıyı tanımadığını ileri sürdüğü, davacı tarafça bir miktar paranın banka havalesi yoluyla davalının hesabına gönderildiği bu itibarla taraflar arasındaki havale ilişkisinin çekişmesiz olduğu, dava bir miktar para alacağına ilişkin olduğuna göre davacı alacaklının ikametgahı nazara alındığında yetkili mahkemenin ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

C. Değerlendirme

1. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun’un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine aynı Kanun’un 16 ncı maddesine göre ise haksız fiilden ... uyuşmazlıklarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi icra dairesi de yetkilidir. Aynı Kanun’un 10 uncu maddesine göre ise sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmış olup, bu sebeple sözleşmeden doğan para borcunun tahsili için başlatılan takipte, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, 6098 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir.

3. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme ... davalılara geçer.

4. … yerleşim yeri Atakum /... olan davacının davayı ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı, 6098 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkili olup davacı tercih hakkını bu yönde kullandığından, uyuşmazlığın ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir. …” 

3-) Y. 23. HD, T: 03.10.2016, E: 2016/6861, K: 2016/4290:

“… Kambiyo senetlerinden doğan alacaklar aranacak alacak niteliğinde olduğundan bu alacaklar için 6098 Sayılı TBK’nın 89/1. (818 Sayılı BK’nın 73/1) hükmü uygulanamaz. Çekten kaynaklanan borcun alacaklısı borçlunun yerleşim yerinde, birden fazla borçlu bulunması halinde borçlulardan birinin yerleşim yerinde, çekin keşide yerinde, ödeme yerinde … ihtiyati haciz talebinde bulunabilir. …”

V-) Yararlanılabilecek Monografiler:

Murat Usta; Ödeme Yeri Belirlenmesi (Tevdi Mahalli Tayini), Ankara, 2017.

Copyright © 2017 - 2024 Prof. Dr. İlhan Helvacı. Tüm hakları saklıdır.
X